Herkesin kafasında aynı soru. Neden bu insanlar Allah varken İblis’e iman ediyorlar? Niçin bu yolu seçiyorlar? Salak mı bunlar? Hepsine elimden geldiğince cevap vereceğim.
Öncelikle İblis kimdir, ne iş yapar, sigortası var mıdır bunları anlatayım. İblis, cinlerden gelen bir kişidir. Kur’an’da ne kadar tek bir kişi olduğu kesin olarak yazmasa da ben bu sonuca vardım. Hz. Adem ve Hz. Havva yaratıldığında, onlardan üstün oldukları için Allah diğer yarattıklarını secde ettirmiştir. Şimdi burada önemli bir nokta var kardaşlar. Allah kendi dururken, niçin kendi yarattıklarını diğer bir kendi yarattığına secde ettiriyor? Kulun kula kulluğu yasak değil mi?
Şimdi bu tip şeyler düşünmeden önce bilmemiz gereken bir şey var. Allah bizi en üstün canlı olarak yarattı, dünyaya Halifesi olarak gönderdi ve düzeni sağlama görevini bize verdi. Yanlış okumadınız, dünyadaki düzeni sağlama görevi bize verildi. İradesi olmayan hayvanlar, bitkiler bizim emrimize girdi. Çünkü biz Halifeydik. Halife. Halife ne demek?
Halife [(söyleniş: hali:fe) Köken: Ar]: Birinin yerine geçen kimse.
TDK Büyük Sözlüğü’ne göre halifenin anlamı bu. Arapöa kökenli, birinen yerine geçen kimse anlamına geliyor. Yani biz düzeni sağlamakla, hakim olmakla dünyada Allah’ı mı temsil ediyoruz? Evet, nöronların çalışmaya başladı. Durum aynen böyle. Daha detaylı bilgi istiyorsanız R. Şanal’ın Kuantum ve Kur’an adlı kitabını tavsiye ederim.
Hal böyle iken, bizim yanlış yapmamız lazım. Son derece büyük bir sorumluluk. Akıllı canlılarız. Amma ve lakin ki irademiz de var. Bu özellik hakkında bakın Allah ne diyor:
“ Şüphesiz biz emaneti göklere, yere ve dağlara teklif ettik de onlar onu yüklenmek istemediler, ondan çekindiler. Onu insan yüklendi. Çünkü o çok zalimdir, çok cahildir.” Ahzab, 72
Dağların almadığı bir sorumluluk, dağlarda yerde göklerde olmayan insanda olan bir şey. İnsan da bunu cahilliğinden dolayı zalimce kullanabiliyor. Bu özelliğiyle zalimlik yapabiliyor. Bu ayette geçen özelliğin irade olduğunu kanıtlayabilmek için bir başka ayeti okuyalım:
“Göklerde ve yerde bulunan her canlı ve melekler büyüklük taslamaksızın Allah'a secde ederler Üstlerinde olan Rab'lerinden korkarlar ve emrolundukları şeyleri yaparlar” Nahl, 49-50
Aslında başka bir ayet daha vardı da bulamadım ama bundan da aynı sonuç çıkarılıyor. Melekler Allah’ın emri dışında hareket edemiyorlar demek ki iradeleri yok. Biz insanlar ise emir almadan kafamıza göre hareket edebiliyoruz. Demek ki bir üstünlüğümüz var. Halifelikle ilgili bir de ayet vereyim kafanıza tam otursun:
“Bir zamanlar Rabbin meleklere: ‘Ben, yeryüzünde bir halife atayacağım.’ demişti de onlar şöyle konuşmuşlardı: ‘Orada bozgunculuk etmekte olan, kan döken birini mi atayacaksın? Oysaki bizler, seni hamt ile tespih ediyoruz; seni kutsayıp yüceltiyoruz.’ Allah şöyle dedi: ‘Şu bir gerçek ki ben, sizin bilmediklerinizi bilmekteyim.’” Bakara, 30
Şimdi aslında bu ayetten daha bir sürü sonuç çıkarılıyor ama ben sadece konuyla alakalı kısımlarını anlatacağım. Melekler iradeleri olmadığı için sınanamazlar. Biz insanlar ise iradeli canlılar olduğumuz için sınanabiliriz. Allah bu ayette bizi sınayacağını söylüyor, melekler ise sınanmadıkları için bilmiyorlar. Sadece insanların Allah’a iman etmesi için yarattığını zannediyorlar. Halbuki Allah, “Bilmediklerinizi bilirim” derken bizleri sınayacağından bahsediyor. Halifelik kavramı oturduysa, yaratılış, cinler ve İblis’ten bahsedeceğim.
Cinler, bir diğer iradesi olan canlılardır.
“Ey ağırlıklı ve onurlu iki toplum/ey insan ve cin toplulukları! Sizinle de meşgul olacağız.” Rahman, 31
Bu ayetten de anlayacağımız üzere ağırlıklı olarak nitelendirilen yani bir yükü, sorumluluğu olan iki toğluluk var: Cinler ve insanlar. Ancak cinler halife değildir, insanlar halifedir. Yaratılış gününde halife olan bizlere Allah secde ettirmiştir, “Yeryüzünde bana iman edeceksiniz ama insanların düzeninde uyum sağlayacaksınız. Düzenlerini bozmayacaksınız.” demiştir. Ama dakka bir gol bir, İblis denen cin secde etmemiş ve kibiri yüzünden, yani kendisini insandan daha üstün kılmak istediğinden Allah’a karşı çıkmış ve sonsuza kadar cehennemde bulunmak pahasına insanı şaşırtacağına yemin etmiştir. Daha sonra İblis’in peşinde diğer cinler de takılmış (irade) ve onlar da müşrik olmuştur (Allah’a şirk koşan).
“Hani, biz meleklere "Âdem'e secde edin" demiştik de İblis dışında hepsi secde etmişti. İblis, cinlerdendi. Kendi Rabbinin emrine ters düştü. Şimdi siz, benim beri yanımdan, onu ve onun soyunu dostlar mı ediniyorsunuz? Hem de onlar sizin düşmanınızken. Zalimler için ne kötü bir değiştirmedir bu!” Kehf, 50
“O vakit biz meleklere, "Âdem'e secde edin" demiştik de İblis dışında tümü secde etmişti. İblis yan çizmiş, kibre sapmış ve nankörlerden olmuştu.” Bakara, 34
“Hani, meleklere: ‘Âdem'e secde edin!’ demiştik; onlar da secde etmişlerdi. Ama İblis secde etmemiş, şöyle demişti: ‘Çamur olarak yarattığın kişiye secde mi ederim?’” Isra, 60
“Dedi: ‘Beni azdırmana yemin ederim ki, onları saptırmak için senin dosdoğru yolun üzerine kurulacağım. Sonra onlara; önlerinden, arkalarından, sağlarından, sollarından musallat olacağım. Birçoklarını şükreder bulamayacaksın.’” Araf, 16-17
Gördüğünüz gibi o an detaylı bir şekilde anlatılmış. İblis burnu büyüklük yapmış ve secde etmemiş. Sonra insan buna sebep olduğu için intikam duygusuyla, madem ben yandım herkes yansın mantığıyla, insanları şaşırtacağını söylemiştir.
Şeytanla İblis aynı şeyler değillerdir. Şeytan, lanetlenmiş, kovulmuş demektir. İblis’in yolundan gidenler, ona iman edenler şeytandır. Bu tanımı kafamızda netleştiren ayet budur:
“İşte böyle, biz peygambere insan ve cin şeytanlarını düşman yaptık. Bunlar aldatmak için birbirlerine lafın yaldızlısını fısıldarlar...” Enam, 112
Denmek istenen, şeytanın insanlardan da cinlerden de olabileceğidir.
Bu konular da kafamızda netlik kazandıysa esas konuya, insanların ve cinlerin nasıl kandığını öğrenmeye çalışalım:
Aslında Enam Suresi 112. ayette de diyor ama yine de gneiş çaplı ele almak istiyorum bu konuyu. Birbirine lafın yaldızlısını fısıldarlar demek, janjanlısını fısıldarlar demek. Yani aslında bu reklamlarda da kullanılan bir teknik. Gösterişli vaatler vererek kandırmak. Mesela bir banka reklamında “Olum acayip bi kredi çıkarttık, bi veriyoruz 100 sene sonra ödemeye başlıyosun hemi de 0.1 faizle. Çünkü biz çok iyi niyetli insanlarız” anlamına gelen şeyler duyuyoruz. İşte aynısını şeytan ve İblis kullanıyor. “Sen bana iman et ki Allah senin de benden olacağını görsün. Sen de daha çok adam topla ki kıyamet geldiğinde biz yenmiş olalım. Böylece Allah da bizim yendiğimizi görüp cehennemi filan ortadan kaldırsın. Sen bunları yaparken ben de senin ihtiyaçlarını karşılayım, şöyle şöyle ayin yap acayip zevk alıcaksın.” gibisinden vaatler/vesveseler vermekte. Şimdi ben böyle yazdım da, siz de kanmayın bu vaatlere. Okuyunca çok mantıklı geliyor değil mi? Ama unutmayın, Allah hiçbir zaman yenilmez. Galip’tir o. 1 kişi bile mümin kalsa yeterlidir. Bunun için
“Allah buyurdu: ‘Çık oradan. Yenik düşmüş ve kovulmuş olarak. Onlardan sana uyan olursa yemin olsun ki, cehennemi tamamen sizden dolduracağım.’” ayeti açıklayıcı olur. Yani Allah böyle bir şey yapmayacak ki İblis de bunu çok iyi biliyor. Ama ben yanacaksam herkes yanacak diyerek insanlardan intikamını alıyor. Bunun için lafın yaldızlısına kanmayın a dostlar.
İblis’e karşı olun. Onun yolundan gidenleri uyandırmaya çalışın. Aydınlatın onları, illimunate edin ahaha şaka yav. Fiziksel olarak yapmayın, zihinsel olarak yapın bu savaşı.(Blogun şifrelenmiş isminin ne olduğunu anladınız mı şimdi?) Mümin olmaya gayret gösterin, Allah’ın yolundan sapmayın. İblis’in kibrine ortak olmayın. İnanın, ibadet edin, dua edin. Bunlar kötü şeyler değil, tam tersi içinizi rahatlatacak, korkunuzu alacak şeyler.
Kendinize iyi bakın, sevgilerimle
NOT: Bir dahaki yazı cin çarpması, cinin musallat olması ve merak edilen “bedenin ele geçirilmesi” ile ilgili olacak.
NOT2: Sen yapıyor musun diyenlere: Elbet 4/4'lük bir mümin değilim. Namaz kılmıyorum, küfür ediyorum. Bunları düzeltmem gerek. Allah'a yakın olmaya çalışmaya çalışıyorum o kadar.