15 Mayıs 2011 Pazar

İllimunati'nin Kur'an'daki Kanıtları

Sevgiler dostlar,
Bu blogu açmamın esas sebebini ilk yazımda açıklamıştım. İllimunati denen örgütün kanıtlarını Kur’an’da bularak sizlerle paylaşmak ve kafanızdaki soru işaretlerini gidermek benim esas amacımdır. Bu yüzden bu yazımda İllimunati’nin varlığını kanıtlayan en belirgin ayetleri paylaşacağım.

Bu tür delilleri ilk olarak Yaşar Nuri Öztürk’ün çevirisinde içinde “aydınlık” kelimesi geçen sureleri okurken farketmiştim. Sonra bu merakım başladı ve Kur’an’da bu tür delliler ve mücadele yolları ile ilgili türlü araştırmalara başladım.
İşte bu surelerden biri olan Cin Suresi’ne de bu şekilde denk geldim. Okuduklarıma ilk başta çok şaşırdım. Gözlerim faltaşı gibi açıldı, korktum, beynimde fırtınalar koptu. Hakikaten böyle bir örgüt vardı. Hayatım boyunca en güvendiğim tek şey olan Allah ve kitabı Kur’an açık açık bahsediyordu işte önümde. Niye bu kadar şaşırdığımı anlamanız için işte size Cin Suresi:
Rahman ve Rahim olan Allah’ın adıyla başlarım,
1.         De ki: "Cinlerden bir topluluğun dinleyip şunu söyledikleri bana vahyolundu: 'Gerçekten biz, hayranlık verici bir Kur'an dinledik." 

 2.        "Doğruya ve hayra kılavuzluyor. Biz de inandık ona. Artık Rabbimize hiç kimseyi asla ortak koşmayacağız."        

 3.        "Rabbimizin adı/kudreti/işi/gayreti çok yücedir. O, ne bir dişi dost edinmiştir ne de bir çocuk."        

 4.        "Doğrusu, bizim beyinsiz, Allah hakkında saçma lakırdı ediyormuş."   

 5.        "Biz sanmıştık ki, ne insanlar ne de cinler Allah hakkında asla yalan söylemezler."   

 6.        "Gerçek şu ki, insanlardan bazı erkekler, cinlerden bazı erkeklere/cinlerin şerrinden bazı erkeklere sığınırlardı da onların şımarıklık ve azgınlığını artırırlardı."        

 7.        "Onlar, tıpkı sizin sandığınız gibi, Allah'ın hiç kimseyi asla diriltmeyeceğini/peygamber göndermeyeceğini sanmışlardı."

 8.        "Biz göğe gerçekten dokunduk da onu titiz ve güçlü bekçilerle ve kayıp giden ışınlarla/alevlerle doldurulmuş bulduk."          

 9.        "Biz eskiden, onun, dinlemek için oturulan yerlerinde otururduk. Ama şu anda kim dinlemeye kalksa kendisini gözetleyen bir alev/ışık bulur."   

 10.      "Doğrusu, bilmiyoruz, yeryüzündeki şuurlulara şer mi istendi, yoksa Rableri onlar için doğru ve güzel olanı mı istemiştir."  

 11.      "Şu da bir gerçek ki, bizden hayra yönelenler/barışçılar vardır; ama bizden, başka türlü olanlar da vardır. Dilim dilim yollar olmuşuz biz."      

 12.      "Ve biz şunu sezdik: "Biz yeryüzünde Allah'ı asla âciz bırakamayız; kaçarak da onu âciz bırakamayız."           

 13.      "Biz, doğruya ve güzele kılavuzlayanı dinleyince, ona inandık. Rabbine inanan kişi ne hakkının eksik verilmesinden korkar ne de tecavüze uğrayıp kuşatılmaktan."  

 14.      "Nihayet, bizden Allah'a teslim olanlar da var, haksızlığa sapıp çizgiden çıkanlar da var. Allah'a teslim olanlar, işte onlar, doğruyu ve hayrı aramışlardır.

 15.      "Haksızlığa sapanlar ise cehenneme odun olmuşlardır." 

 16.      Eğer yolda, kıvamında yürüselerdi, onları bol bir su ile suvarırdık,        

 17.      Ki onları, onun içinde imtihan edelim. Kim Rabbinin zikrinden/Kur'an'dan yüz çevirirse Rabbi onu, gittikçe yükselen bir azaba sokar.  

 18.      Hiç kuşkusuz, mescitler/secdeler Allah içindir. O halde, Allah ile birlikte bir başkasına yakarmayın/Allah'ın yanında bir başkası için çağrıda bulunmayın.         

 19.      Allah'ın kulu kalkmış O'na yakarırken, onlar onun üzerine keçeleşir gibi üşüşüyorlardı.        

 20.      De ki: "Ben ancak Rabbime yakarırım/çağırırım. Ve hiç kimseyi O'na ortak koşmam."        

 21.      De ki: "Ben size zarar verme gücüne de ışık ve aydınlık verme gücüne de sahip değilim."    

 22.      De ki: "Allah'tan beni hiç kimse kurtaramaz ve O'nun dışında bir sığınak da asla bulamam!"           

 23.      "Ancak Allah'tan bir tebliğ ve O'nun mesajlarından bir şeyler sunabilirim." Allah'a ve O'nun resulüne isyan edenler için cehennem ateşi vardır. Uzun süre orada kalacaklardır.        

 24.      Sonunda, onlar kendilerine vaat edileni gördüklerinde, yardımcı bakımından daha zayıf kim, sayı bakımından daha az kim, bileceklerdir.      

 25.      De ki: "Bilmiyorum, size vaat edilen şey yakın mıdır yoksa Rabbim onun için uzun bir süre mi koyacaktır?"

 26.      Gaybı bilendir O. Gaybı konusunda hiç kimseyi yardımcı yapmıyor.      

 27.      Seçtiği bir elçi müstesna. Çünkü O, resulünün önünden ve arkasından gözetleyiciler yürütür.

28.            Ki onların, Rablerinin elçiliklerini hedefine tam ulaştırdıklarını bilsin. Allah, onların katında bulunan şeyleri kuşatmış ve her şeyi inceden inceye sayıya bağlamıştır.
Sadakallahülazim.
Bu arada boy abdestiniz vardı inşallah, günaha girmeyin hehe. Neyse sureye gelirsek, okuduğunuz gibi bayağı bayağı cinlerle insanların birlik olup “beyinsiz” diye tarif edilen İblis’in peşinden gittiğinden bahsediliyor. Cinlerin ayrıldığını, bir kısmının Allah’ın koyduğu kurallara uyarken diğerleri ise yanlışa saptığını söyleniyor. Hatta dikkat ederseniz başında “De ki: Cinlerden bir topluluğun (Kur’an’ı) dinleyip şöyle söylediği bana vahyolundu:...” deniyor. Yani bu mümin cinler yine kural ihlali yapmıyor, bir insanla iletişime geçmiyor (ki Hz. Muhammed [S.A.V] cinlerin de peygamberiydi). Allah’a iletiyorlar, Allah da Cebrail aracılığıyla peygamberine iletiyor.
“Gerçek şu ki, insanlardan bazı erkekler, cinlerden bazı erkeklere/cinlerin şerrinden bazı erkeklere sığınırlardı da onların şımarıklık ve azgınlığını artırırlardı.” Ayeti zaten aslında her şeyi açıklamakta. Eğer Sikkofield’in blogunu okuduysanız, orada Reptilian Teranesi başlıklı yazılarda cinlerle insanların nasıl bir iş birliği içinde olduğunu görebilirsiniz. Benim de bir önceki yazımda bahsettiğim “Ye’cüc ile Me’cüc” işte bu iki müşrik kavimdir.
Allah'a bir de cinleri/gözle görülmeyen yaratıkları ortak koştular. Oysaki, onları O yaratmıştır. Bilgisizce O'na oğullar ve kızlar isnat etme saçmalığını gösterdiler. Şanı yücedir O'nun! Onların nitelemelerinin ötesindedir O!” Enam, 100
Bakın size bir başka delil. Biliyorsunuz ki İblis cinlerdendir. İblis’e iman edenler (insan ve cin toplulukları) anlatılıyor.
İşte böyle, biz peygambere insan ve cin şeytanlarını düşman yaptık. Bunlar aldatmak için birbirlerine lafın yaldızlısını fısıldarlar. Rabbin dileseydi onu yapamazlardı. Bırak onları, düzdükleri iftiralarla başbaşa kalsınlar” Enam, 112
Birbirine lafın yaldızlısını fısıldarlar demek birbirlerini gösterişli, süslü vaatlerle kandırırlar demektir. Yani cin şeytanlar, insanların bir kısmına büyük ihtimalle dünyevi zevklerle ilgili vaatler vererek kendi yanlarına çekiyor ve onları da şeytan yapıyor.
Gün olur şöyle diyerek onları huzurunda toplar: ‘Ey cinler/görünmez varlıklar topluluğu! Şu insanlara gerçekten çok ettiniz/insanların birçoğuna göz diktiniz.’ Onların insanlardan olan dostları şöyle derler: ‘Rabbimiz, kimimiz kimimizden yararlanmıştı. Bizim için belirlediğin sürenin sonuna geldik.’ Buyurur ki: ‘Barınağınız ateştir. Allah'ın dilediği zamanlar hariç orada süreklisiniz.’ Senin Rabbin Hakîm'dir, Alîm'dir.” Enam, 128
Esas olay burada bitiyor işte. Bu ayet besbelli İblis’in peşinden giden cinlerin ve insanların birlikte iş yaptığını, birlikte olduğunu söylüyor. Yani bir grup, bir örgüt içindeler. İllimunati’nin esas kanıtı işte bu ayettir. Bu ayetleri görüp de daha hala şüphesi kalan olmamalı bence. Niye? Yav apaçık cinlerin bazılarının insanların bazılarını saptırdıkları yazıyor! İnsanlar ise inkar etmek yerine, ukala ukala birbirlerinden yararlandıklarını söylüyor! Zaten bu kaşınan topluluğun hakettiği yer cehennemin ta kendisi olacaktır. “Allah ne keder ecimesiz yeeeaa” diye yırtınan çakma ateistler, biri size söz verip de sonra o sözü bozup, kurallarınıza uymayıp sonra da niye böyle yaptın diyince “sanane biz iyiydik” gibisinden cevaplar verse sen de cehenneme atmaz mısın? Atarsın. Konuşma bence, klavye başından ateistlik olmuyor.
Bu ayetle ilgili bir başka nokta da, pek önemli gözükmese de, ayet numarasının 128 olması. İllimunati denen örgütten bu kadar açık bahseden ayetin numarasındaki rakamları toplayınca örgütün en sık kullandığı rakam ortaya çıkıyor! Yani 1+2+8=11! Vay anasını sayın seyirciler diyor ve devam ediyorum:
Ey cinler ve insanlar topluluğu! İçinizden, size ayetlerimi anlatan ve şu gününüzle yüz yüze geleceğiniz hususunda sizi uyaran resuller gelmedi mi? "Kendi aleyhimize tanıklık ettik." dediler. İğreti hayat onları aldattı da küfre saptıklarına ilişkin, öz benlikleri aleyhinde tanıklık ettiler.” Enam, 130
Bu ayette de dünyevi zevklere nasıl kandıkları anlatılıyor. Demek ki şeytan dünyevi zevkleri kullanarak kandırıyor. Günümüzde de bu böyle değil mi? İllimunati kendi adamına parayı da basıyor, seksini de yaptırtıyor, şöhreti de veriyor falan filan. Bu da onların “süslü vaatleri” olsa gerek.
“Hani, biz meleklere ‘Âdem'e secde edin’ demiştik de İblis dışında hepsi secde etmişti. İblis, cinlerdendi. Kendi Rabbinin emrine ters düştü. Şimdi siz, benim beri yanımdan, onu ve onun soyunu dostlar mı ediniyorsunuz? Hem de onlar sizin düşmanınızken. Zalimler için ne kötü bir değiştirmedir bu!” Kehf, 50
İki saattir anlattığımın temeli burada yatıyor. Kompleksli İblis, kendisinin daha üstün olacağını düşünerek gaflete düşüyor ve sırf bunu kanıtlamak pahasına yaratıcısı olan Allah’a karşı çıkıyor. Onun yeri cehennem olacak, ve ona uyanların.
İşte dostlar, bu noktada üzerimize bir yük düşüyor. Biz, İblis’in bu düşüncesini haksız çıkarmak için onun yoluna girmemeli, ona kanmamalıyız. Mastürbasyonu da azaltın lütfen. Şeytan uymayalım, uyanları uyaralım. Basit meseleler için kavgaya tutuşmayalım. Günümüz yaşamı ne kadar stresli olursa olsun daha az hata yapmak için sakin olmaya çalışalım. Allah çalışanı her zaman sever, yardımcı olur. Unutmayalım, Allah hazinelerini ardına kadar açmış durumda, kullanması gereken bizleriz. Sabır desen sonsuz kadar var Allah’ta, sana veriyor tepe tepe kullan diye. Lütfen artık uyanalım, bu tür tuzaklara düşmeyelim, biz üstün varlıklar olalım-yaratılışımıza uyalım. Kötü düşünceler gelirse Nas – Felak okuyun geçer.
Haydi sağlıcakla kalın,
NOT: Kanıtlamak için o kadar ayet yazdım, artık inanın. Uyanın böyle bir örgüt var ve aktif. Gün geçtikçe daha da tehlikeli oluyorlar. Allah rızası için uyanın ve inanın.

2 yorum:

  1. Üstad,önce eline sağlık.Senin burayı sikkofield'ın bloğunda yazdığın yorumdan öğrendim.Uyandırma çabalarınız takdir edilecek bir davranış ama neden sadece bilgilendirme (yanlış anlama bilgilendirme çabasını küçümsemiyorum)ama beraberinde ileride mutlaka yapılması gereken mücadelenin de temellerinin atılması gerekmez mi? mesela tam örgüt demeyelimde onun gibi bir oluşum ki böyle bir şeyde ben mutlaka benliğimi koyarım ortaya.Sikkonun bloğunda zannedersem satanizm ve new age volume 1 konusuna da buna benzer bir yorum yazmıştım.Madem bu şeytaniler çeşitli sembolleri kullanarak işte biz burdayız mesajı veriyorlar,o zaman bizde siz ordaysanız bizde buradayız mesajı vermeliyiz.Tabi bunun nasıl olacağı yada nasıl olması gerektiği,buna imza atmaya hazır olanların birlikte tartışarak alacağı kararlar sonucunda ortaya çıkacaktır.
    Yani sözün özü şu;madem onlar Allah'a karşı gelmek için bir araya gelebiliyorlar,peki biz niye Allah için bir araya gelemiyelim.(Tabi şuda var ki Allah yolunda yürümeye azmeden bir adam şunu çok iyi bilmeliki,bu yolu seçen,yolun zorluklarla donatılacağını bilmesi gerekir.Bu da Allah'ın lütfundandır)Neyse kardeş şimdilik bu kadar bi açılış konuşması yapmış olalım.Saygılar

    YanıtlaSil
  2. Allah'ın Rahmeti ve Bereketi Üzerimize olsun
    Bende varım desem Allah Yolunda o secdeye vardıgımızda teslimiyettte acizliyette o sevgiye muhtaçlığa bende varım desem Allah için O kusursuz yaradıcının üstünlüğü ve Adem A.s vermiş olduğu o güzel lutuf için

    YanıtlaSil